ARRUGAS
KIRIŞIKLIKLAR
Cumartesi animasyonu olarak seçtiğim film.
Beklentilerimden fazlasına sahip bir İspanyol filmi. Film diyorum çünkü tam olarak büyüklere çizgi-film. İnternette filmle ilgili çok yorum yok. Bu yüzden sıkıcıdır önyargısıyla başladığım film içimi burkan ve gülümseten yanları ile kendini bana çok sevdirdi. İzlemekte iki sene geç kalmışım diye de hafif üzüldüm.Film hem aşkı,sevgiyi,fedakarlığı,yalnızlığı,arkadaşlığı,vefasızlığı,korkuyu,terk edilmişliği anlatıyor.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Konusu:
+Yalnızlığın dokunalı ve düşündürücü yanı.
20 yıl banka müdürlüğü yapmış ve yavaştan alzheimer belirtileri göstermeye başlayan Emilio, oğlu ve kızı tarafından bir bakımevine yerleştirilir. Önceleri bu garip mekana alışmakta zorlanan yaşlı adam, oda arkadaşı Miguel’in yardımıyla kendine hem yeni dostlar edinir hem de sıkıcı geçen günlerini renklendirmeye çalışır.
Cinsi:
+Mizahi dram.
Gülümsediğim ve gözlerimin dolduğu anlar oldu.
Tabii ben çok sulu gözlü biriyim onu da dikkate almalısınız.
Yaratıcıları:
Ignacio Ferreras ve çizgi romancı Paco Roca
Çekilme süresi:2 yıl
Yayın tarihi:2011
IMDB Puanı:7.3
Ödülleri:
+2008'de film İspanya Ulusal Çizgi roman ödülünü almış.
Serüven çizgi romanla başlamış. Benim filmde ilgimi çeken detaylardan biri de buydu.
+ 2011 de Goya Ödülleri’nde En İyi Animasyon ve En İyi Uyarlama Senaryo ödülünün de sahibi.
goya ödülleri de neymiş?
http://tr.wikipedia.org/wiki/Goya_%C3%96d%C3%BClleri
-Goya Ödülleri, (İspanyolca los Premios Goya) İspanya'nın en önemli uluslararası film ödülleridir. 1987'den beri verilmektedir.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Filmin ana karakterleri Miguel ve Emilio
Bu Paco genç ve iyi biri sanırım. Gençliği hakkındaki fikrim türkçe pek kaynak bulamadığımdan, iyiliği de filmdeki ufak detaydan ötürüdür.İzlerken filmin seyri üzerinde çıkıntılık yapıyor bu diyalog. Çünkü bu detayı fark edebilmek dikkat gerektiriyor. Oysa ben dikkatli değilimdir. Sadece Miguel karakterinin sevdiği bir arkadaşı mı varmış? diye içimden geçirdiğim bir noktaydı. Ama film bitince Miguel'in aslında sevgiye ve bağlılığa ne kadar da aç olduğunu gördüm.
Kendine gönderme yaptığı Miguel ve Emilio arasında geçen bir konuşmayı yazayım.
Miguel- Paco adında çok sevdiğim bir adam vardı.O da alzheimer oldu.Paco iyi bir adamdı.
Emilio -Öldü mü?
Miguel -Hayır hayır.Bildiğim kadarıyla hayır.Onu yukarı çıkardılar ve hala orada yatıyor sanırım.
Filmde yukarı diye tabir edilen ağır hastaların bakıldığı yer var. Ölüme bir basamak daha yakın gibi. Gidilmesi korkulan yer.Ve oraya gitmemek için kahramanlarımızın verdiği uğraş.
Yaşlıların terk edilmişliğinin buhran kısmının yanı sıra film bir anda fedakarlığı anlatan bir aşk hikayesine,ya da Şark Ekspresi ile İstanbul’a yolculuk yaptığını sanan bir diğer kadının umutlarına, bağlanmaktan korkan işgüzar bir adamın bağlılığa olan özlemine, uzaylıları su tabancasıyla öldüren teyzenin hayallerine,insanlara parayla umut satan bir adamın yardımseverliğine dönüşebiliyor.
Terk edilmişliğimizi üzerimizi örten çatı engelleyemez diye bir söz geçiyordu.Bakım evleri bizim tabirimizle huzur evlerini eleştiren bir dile de sahip film.
Şark Ekspresi'ndeki kadın
sizde mi İstanbula?
sorusu filmde cereyan edince daha da sıcak ve umut dolu geldi arrugas bana.
sizde mi İstanbula?
sorusu filmde cereyan edince daha da sıcak ve umut dolu geldi arrugas bana.
Ben çizimlerini çok sevdim. Eskizlerinin mimari bir yanı var diye düşünmüştüm. Görsellerde araştırırken Arrugas ile ilgili mekan karalamaları görünce daha da sevesim geldi bu Pacco'yu.
Paco'nun kendisine ait bir sitesi var.
Buyurun
http://www.pacoroca.com/
Bakım evi
Burası da Emilio ve Miguel'in odası.
İzlemediyseniz umarım izlersiniz. Çünkü gri renkli gözüken film konusu rengarenk aslında.
Son sahnede de gülümsetiyor.
SON SAHNE: köpek ölür. hayır ölmez :)
KURU-VASAN
sevgiyle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder